Türkiye son yıllarda yaşanan toplumsal sorunlar arasında hızla düşen doğum oranı endişe verici sevilere düştü. 2024 yılı itibarıyla çocuk nüfusu 21 milyon 817 bin 61 olarak kaydedildi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, toplam doğurganlık hızı 2001 yılında 2,38 çocuk iken doğum hızı 2014 yılında düşmeye başladı. TÜİK 2024 yılı verilerine göre, bu oran 1,48 olarak kayıtlara geçerken son 8 yılda nüfusun yenilenme oranı 2,10’nun altında kaldı. Son verilere göre Türkiye’de doğurganlık hızı giderek azalıyor. TÜİK 2024 yılı Doğum İstatistikleri verilerine göre Antalya’da 2017 yılında 1,52 ile 2,09 arasında değişen doğum hızı, 2024 yılında 1,48'un altına düştü.

Türk Çocukları (5)

Konuya ilişkin açıklamada bulunan Antalya Kent Konseyi Sağlık Çalışma Grubu Başkanı Dr. Ozan Uzkut, ortaya çıkan sonucun iki nedeni olduğunu ifade etti. Dr. Uzkut, birinci nedenin gençlerin artık evlenmek istemediğini dile getirdi. Bunun yanı sıra evlenmenin çok masraflı bir olduğunun vurguladı. İkinci neden ise ekonomik bağımsızlıktan kaynaklı olduğunu söyleyen Dr. Uzkut, ilerleyen yıllarda bu hızın daha da düşeceğini vurguladı.

Türk Çocukları (1)-1

“TÜRK ÇOCUKLARI AZALIYOR, GÖÇMEN NÜFUSU ARTIYOR”

Çocuk sayısının azalacağını söyleyen Dr. Uzkut, 10 yıl önceki Türk nüfusu ile şimdiki Türk nüfusu arasında fark olmadığına vurgu yaparak “0-10 yaş Aralığında 8’e kadar düşeceğine inanıyorum. Artık bir aile, bir çocuk bile yapamayacak. Ortalama bir çocuk bile gelmeyecek. Ülke yaşlanacak ki var olan nüfus artışını Suriyeliler ve Afganlarla karşılıyoruz. Aradaki nüfus artışındaki fark tamamen, hatta azalış var, dışarıdan gelen düzenli veya düzensiz göçmenlerle karşılanıyor. 2010 yılında nüfusumuz 80 milyondu. Şu anki resmi nüfusumuz 90 milyon ama gayri resmi nüfusumuz 100 milyonun üzerinde. 2010 yılındaki 80 milyonluk nüfusta azalma var. Buradaki artış tamamen Suriyeli, Afganlı, Afrikalı ve dünyanın bütün az gelişmiş ülkelerinden gelen düzensiz göçmenlerle sağlanıyor. Ülkemiz adeta işgal edilmiş durumda. Türk nüfusu azalıyor, Türk çocukları azalıyor, göçmen nüfusu artıyor. Ben bu politikaların bilinçli olduğuna inanıyorum. Devlet, aile yılı kapsamında üç çocuk istese de, bilinçli olarak biat eden üç çocuk mu, yoksa gelişmiş, okumuş bir çocuk mu kavramında, okumuş aileler bir çocuğu tercih ediyorlar” diye konuştu.

Mobbing Uzmani Dr Uzkut Anlatti 1

ÇOCUK YAPMAK EKONOMİK ENGELE TAKILDI

Ayrıca artan ekonomik ve toplumsal sorunlar nedeniyle gençlerin evlenmek istemediğini ifade eden Dr. Uzkut, konuşmasında şu sözlere yer verdi

“Antalya’da bir evin kirası 20 bin lira. Ortalama maaş olarak Türkiye’deki asgari ücret Avrupa Birliği’nin ortalama maaşı 38 bin lira civarında ki asgari ücretin çok altında. 20 bin TL ev kirası verdikten sonra kalan 2 bin TL ile geçinmek imkânsız. Çünkü sadece gıdaya para harcarsanız bir kişinin ihtiyacı 22 bin TL olduğu için yetmiyor. Bu yüzden aileler, kendi anne babalarının yanında kalıp oradan geçinmeyi, arkadaşlıklarını sürdürmeyi, ev açmak yerine evlenmemeyi tercih ediyorlar. Uzun süre evlenmiyorlar. Ancak aile bireylerinden birini, anne babalarından birini kaybederlerse yalnız kalmamak için evleniyorlar. Bu da çocuk yapma oranını çok düşürüyor.”

Türk Çocukları (2)

“Gençlerin evlenmek istememesi çocuk yapma yaşlarını da geçiriyor. Çocuk yapma yaşı geçince de ancak bir çocuk yapabiliyorlar veya hiç yapamıyorlar” diyen Dr. Uzkut, çocuk yapmanın maliyetinin de artığını ifade ederek, “Çocuk yaptığınız zaman bu çocuğu sadece doğum masrafıyla ve 0-6 yaş grubuyla değerlendirmemek gerekiyor. Bir çocuğu doğurduğunuzda en az 25 yaşına kadar sürekli artan bir masrafla beslemek zorundasınız. Önünüzdeki 25 yılınızı tamamen bağlayıcı hale getiriyor” diye konuştu.

“İYİ EĞİTİM VEREMEYECĞİ ÇOCUĞU DOĞURMAK İSTEMİYOR”

Son olarak ailelerin iyi eğitim veremeyecekleri ve yetiştiremeyecekleri çocukları dünyaya getirmek istemediğini vurgulayan Dr. Uzkut, “Çocuğu en iyi eğitimi alması için özel okullara gidecek. Çünkü Milli Eğitim’in verdiği eğitim dünya standartlarının çok çok gerisinde, en az 100 yıl gerisinde. Aileler mecburen çocuklarını özel okullara vermek zorunda kalıyor. Devlet okullarında okuttuğunuz zaman çocuğunuzun istikbalini sağlayamıyor. Sağlayamayacağınız bir eğitimi kolejlerde vermeye kalktığınızda da aileler ancak bir çocuğa yetebiliyor, ikinci çocuğu yapmak istemiyor. İkinci çocuğa maddi gücü yetişemiyor. Bir çocuğun okul masrafı yıllık en az koşullarda 200 bin lira civarında. Bu da ayda 20 bin lira çocuğun okul masrafı. İki çocuk olduğu zaman 40 bin lira. Buna güç yetmiyor” diye konuştu.

Türk Çocukları (1)

“Batıdaki insanlar doğuda olduğu gibi doğurup sokağa salmıyorlar. Çocuğa, kendi başına hayatını kurtarır gibi bakılmıyor” diyen Dr. Uzkut, konuşmasında “Avrupa’nın hiçbir ülkesinde bizdeki kadar özel okul yok. Çünkü devlet okulları mükemmel eğitim veriyor. Özel okullar sadece özel ihtiyaçları olan öğrencilere var. Hiçbir yerde eğitim alamamış, problemi olan çocuklar özel okulda okuyor. Türkiye’de ise özel okula vermek zorunda kalıyorsunuz çünkü devlet okulunda eğitim yok. Ancak hiçbir maddi durumu olmayan, parasal getirisi olmayan veya çok çocuk yapanlar çocuklarını devlet okuluna verebiliyor. Bu durumlar sonucunda ise doğum hızı azalıyor” ifadelerine yer verdi.

Muhabir: ABDULREZZAK KILIÇ