1912 yılında Erzincan’ın Refahiye İlçesine bağlı İspidi köyünde doğan Yaşar Erkan İstanbul’a 4 yaşında gelmesinin hemen ardından Kumkapı Güreş Kulübüne başladı. Babası da başpehlivan olan Yaşar Erkan’ın soyadı aslında Naçar olmasına rağmen olimpiyat şampiyonluğu sonrası Atatürk tarafından Erkan olarak değiştirildi. 1933 yılında ise Türkiye’nin Milli Güreş takımına seçilen Yaşar Erkan, aynı yıl Balkan Şampiyonluğunu kazandı. Berlin’de greko-romen stilde 61 kilo Olimpiyat şampiyonu olan Erkan, bu başarısı ile Olimpiyat oyunları tarihinde ilk defa Türk bayrağını göklerde dalgalandırdı.
Yaşar Erkan’ın altın madalya aldıktan sonra ilk sözleri ise şu şekilde oldu; “Şampiyonluk kürsüsünde şanlı bayrağımız şeref direğine çekilirken kendimi tutamadım, gözlerimden yaşlar sel gibi aktı. Yüz yirmi bin kişinin ve Hitler’in önünde bayrağımızı şeref direğine çektirmek ve ayakta güzel marşımızı dinletmek zevklerin en güzeli ve en büyüğüdür. “
Mustafa Kemal Atatürk ise Yaşar Erkan’a şampiyonluğu sonrasında şu şekilde telgraf çekti; “Kendin küçüksün; ama memleket için önemli bir iş yaptın. Artık adın Türk spor tarihine geçti. Çok yaşa Yaşar!”
1940 yılında da sıkletinin Balkan şampiyonluğunu kazandıktan sonra minderden çekilen Yaşar Erkan 18 Mayıs 1986’da öldü. Mezarı ise Zeytinburnu’ndaki Merkez efendi Mezarlığı’nda bulunuyor.