Türkiye’deki toplam doğurganlık hızı güncel TÜİK verilerine göre 2001 yılında 2,38 çocuk iken 2023 yılında 1,51 çocuk olarak gerçekleşti. Bu durum, doğurganlığın nüfusun yenilenme düzeyi olan 2,10'un altında kaldığını gösterdi. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Antalya Tabip Odası Eski Başkanı ve Merkez Konsey Üyesi Prof. Dr. Nursel Şahin, “Ekonomik kaygılar doğum oranlarını etkiliyor” dedi.

SEBEP: EKONOMİ

Doğurganlık

Prof. Dr. Nursel Şahin, “Uzun bir zamandır bizim doğum oranlarımız ve doğum hızımız diğer Avrupa ülkelerine göre daha yüksek zannediliyordu. Daha genç bir nüfusumuz vardı çünkü bizim. Türkiye’de genç nüfus olduğu için de doğurganlığımız fazlaydı. Fakat son yıllarda hepimizin içinde bulunduğu olumsuz koşullar, çok ciddi ekonomik krizler, çok ciddi bir geleceksizlik, güvensizlik düşüncesi var.

568Ddb46 1F62 4A0C 898F E8373Affcbd0 (Small)

Antalya’daki arıcılara kötü haber… Meslek tarih oluyor Antalya’daki arıcılara kötü haber… Meslek tarih oluyor

Ekonomik kaygılar bizim çiftlerimizin daha az çocuk sahibi olmasına neden oluyor. Bugünlerde okul ücretlerinin bir milyona dayandığı konuşuluyor. İş bulma konusunda, Türkiye’de yaşam konusunda, bir ev alabilme konusunda kısacası geçinebilmek her kesimin derdi olmuş durumda. Bu da tercihleri büyük ölçüde değiştirmiştir diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

UYGUN POLİTİKALAR ŞART

08649Bc2 C1A9 4E27 B32F 54Cd11F79770 (Small)

TÜİK verilerini yorumlayan Prof. Dr. Nursel Şahin, “Paylaşılan TÜİK doğum verilerine baktığımızda aslında sert bir düşüş dikkatimizi çekiyor. Avrupa’da doğurganlık açısından negatif zamanlar yaşandı. Yaşlı nüfus artacak ve genç nüfus azalacak. Bu konuya bizim uygun politikalar uygulamamız lazım. Gerçekten nüfus bizim için sorun olacak mı? ona bakmamız lazım. İstihdam projeleri ve sosyal alan yaratmamız gerekiyor. Doğurganlığın azalması bir sorunsa, buna uygun politikalar yürütülmeli ve nedenleri araştırılmalı. Çocuğum doğduğu zaman, bir güvencem yok, güvendiğim bir örgün eğitim sistemi yok, gelecekte nerede nasıl iş bulacak bilmediğim bir ortamda kendi geleceğimin kaygısındayken negatif düşünceler etkili olacaktır. Devlet otoritesi bu konuya uygun şekilde el atmalı” ifadelerini kullandı.

Muhabir: EBRU ÇETİNKAYA