KONSEM kurslarına katılan kursiyerlerin eserleri, Başkan Kotan tarafından titizlikle incelendi. Kursiyerler, Başkan Kotan'a, Mustafa Kemal Atatürk'ün portresinin yer aldığı ahşap üzerine stencil boyama çalışması gerçekleştirdi. Sergi, 23-25 Mayıs tarihleri arasında Nazım Hikmet Fuar ve Kongre Merkezi'nde sunulmaya devam edecek.
“GERİYE DÖNÜŞÜM ÇALIŞIYORUZ”
Ahşap Boyama Hocası Fatoş Öztürk, tasarımlar hakkında konuştu. Öztürk; "Öğrencilerimle birlikte tasarlayarak devam ediyoruz. Aslında evlerinin şekline rengine eve ekonomik durumlarına göre tasarımlar yapıyoruz, daha çok geriye dönüşüm çalışıyoruz, eskileri değerlendiriyoruz aynı zamanda da yeni objeler üzerinde de çalışmalar yapıyoruz. Hediyelikler çalışıyoruz. Ekonomiye katkısı olması için satışa yönelik eşyalarda çalışıyoruz yıl boyunca karşılıklı bir şekilde öğrencilerimle yapabileceklerimizi tasarlıyor ve o şekilde devam ediyoruz"
“HER ŞEYİ BOYUYORUZ”
Sözlerine devam eden Öztürk; "Bu tür etkinlikler bizler için çok önemli. Vizyonumuz neler yaptığımızı bu tür etkinliklerde gösteriyoruz ve gelen misafirlerimize bilgi veriyoruz. Birçok kişinin yaptığımız işlerle alakalı bilgisi olmuyor ben dekoratif al sanatları öğretmeniyim, her şeyi boyuyoruz. Cam, kumaş, ahşap her şey bununla ilgili bilgisi olmuyor ama sergiyi izledikleri zaman neler yapabileceğimizi görmüş oluyorlar” sözleriyle serginin önemine değindi.
“ÖN ARAŞTIRMA YAPMAYA GEREK VAR”
Ahşap Boyama Kursiyeri Yavuz Özgür ise tasarımları hakkında; "Bir defa her türlü tasarım için bir ön araştırma yapmaya gerek var. Seçtiğimiz konunun teknik ve Estetik özelliklerine bağlı olarak ne yapılması gerektiği, nasıl sunulması gerektiği, hangi renk, doku ve kompozisyon hesabıyla yapılması gerektiği konusunda baştan ön araştırmanın uzun uzun yapılması ve sürprizlerle karşılaşılmaması için her şeyin tespit edilmesi lazım. Bu birinci kural ikincisi kullanılacak olan malzemelerin temini ve hepsinin aynı anda yerinde bulunması lazım. Daha sonra da uygulamaya geçmek için uygun bir tezgaha uygun bir ortam ve gerekli olan takım taklavat vesaire lazım. Bunları da aldıktan sonra en önemlisi uygun zamanda başlamaktır. Uygun zaman nedir? İştiyakla sevgiyle hevesle ve iyi bir niyetle başlamak lazım. On'dan sonrası zaten kendiliğinden geliyor. Kitap okur gibi yani çarpıcı heyecanlı bir kitap okur gibi nasıl okurken uykumuz geldiği halde ayrılamıyorsak okumaktan çalışırken de aynen öyle saatin nasıl geçtiğini anlayamaz. Bu birincisi, ikincisi çalıştığınız ortamda ve öğrendiğiniz ortamda bu bilgileri size aktaracak olan kişinin Teknik becerisi, uzmanlığı ve yol göstericiliği ile beraber başlamış oluyoruz ve sonucu almak için büyük bir gayret gösteriyoruz. Öğretmenimizi seviyoruz. Efendim çalışma ortamını seviyoruz, iş arkadaşlarımızı beraber çalıştığımız kursiyerlerimizi seviyoruz.
Bu imkanları sağlayan Milli Eğitim Bakanlığı, Halk Eğitim ve Konyaaltı Belediyesi'ne sonsuz teşekkür ediyorum neden? Çünkü evde boş durmaktansa koşturmak daha iyidir. İnsan hayatta 2 şey yorar birisi koşturmak öbürü boş durmak. Koşturmanın yorgunluğu bir gece dinlenince geçer. Boş durmanın yorgunluğu koşturunca geçer ama aylar sonra geçer.Evde statik bir yaşam içerisinde oturup monfonksiyonel biçimde beklemektense, işe yararlığını ve insanın kendine olan özgüvenini artırmasına dayalı olarak bütün bu çalışmaların zaman ayırmakla değil, sevgiyle aşkla başlanıp götürülmesi insanı dinlendiriyor yormuyor olay bundan ibaret” sözleriyle duygularını ifade etti.
“DOĞADAN VE FARKLI OBJELERDEN ESİNLEREK YAPIYORUZ”
Sepet Kursu Hocası Nesrin Yeşiltoral ise, sepetlerin yapım sürecine değindi. Yeşiltoral; "Doğadan ve farklı objelerden esinlerek yapıyoruz ama daha çok doğaçlama oluyor çünkü belli bir kompozisyon yok tamamen yaratıcılık o anda akla geliyor. Konyaaltı Belediyesi’ne öncelikle çok teşekkür ediyorum. Onlarla çalışmak benim için büyük bir keyif. Her zaman yanımızdalar bizler de onların yanında olmaya devam edeceğiz” diyerek sergideki Konyaaltı Belediyesi’ne teşekkür etti.
