Çalıştayın açılışında konuşan Antalya Kent Konseyi Başkanı Semanur Kurt, “Antalya tarihi ve kültürel mirası korumak ve bu mirasın geleceğe taşınmasını sağlamak sorumluluğunu hep birlikte taşıyoruz. Tarihi yapılar, sanat eserleri ve arşivler, sadece birer fiziksel varlık değil aynı zamanda bir toplumun hafızasıdır. Bu yüzden, bu değerlerin korunması, sadece bir gereklilik değil, aynı zamanda gelecek nesillerin kimliklerini ve köklerini anlaması için elzemdir.” dedi.
Antalya Bilim Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Kent Konseyi Kültürel Miras Çalışma Grubu Başkanı Doc. Dr. A. Esin Kuleli’nin koordinasyonunda hazırlanan oturumda konusunda uzman isimler sunumlarını yaptılar.
Oturumda; Kültürel Miras Belgeleme ve Araştırma Çalışmaları (Oturum Başkanı: Dr. Öğr. Üyesi Esin Bölükbaş Dayı)
Doç. Dr. A. Esin Kuleli (Kültürel Miras niteliği taşıyan tarihi yapıların ve alanların belgeleme çalışmaları neden gerekli ve nasıl yapılmalı?)
Ülkemiz, farklı medeniyetlere ait çok katmanlı yerleşimlerin oluşturduğu zengin bir kültürel dokuya sahiptir. Korumanın ilk aşaması envanter ve belgeleme çalışmaları olarak ifade edilebilir. Korunması gerekli kültür varlığı niteliği taşıyan yapı ya da arkeolojik, kentsel sit alanlarının doğru yöntemlerle belgelenmesi korumanın başarısı açısından çok önemlidir. Bu bağlamda sunumda günümüzde belgelemede kullanılmakta olan *Geleneksel Belgeleme Teknikleri ve *Çağdaş Belgeleme Teknikleri anlatılarak, somut çalışma örnekleri ile ayrıntılandırılmıştır. Koruma alanında geçmişte geleneksel yöntemlerle gerçekleştirilen tarihi yapıları belgeleme çalışmalarının, teknolojinin gelişmesi ile yerini ileri belgeleme sistemlerine bıraktığı, yapı ve alanların 3 boyutlu (3B) taranarak, sayısal belgelenmesinin önemi vurgulanmıştır.
Dr. Remziye Boyraz Seyhan (Antalya Kültür Envanteri kültürel miras değerlerimizi yansıtıyor mu?)
Bu sunumda, kültür envanterinin kısa bir tanımı yapılarak dijital kültür envanterlerinin gerekliliğine işaret edilmiş; Türkiye’de kültür envanterlerine dair bir bakış sunulmuştur. Sayılarla kültürel varlıklarımız değerlendirilmiş ve Antalya’da halihazırdaki mevcut kültür envanterleri değerlendirilmiştir. Kültür envanteri hazırlanırken uluslararası standartların gözetilmesinin ve kurumlar arası işbirliğinin önemine değinilmiştir.
Dr. Evren Dayar (Kültürel mirasa yönelik araştırmalar ve veri tabanı yeterli mi; bu araştırma ve verilere ne kadar ulaşılabilir?)
Sunum sırasında, kentteki tarihsel hafızanın sadece fiziksel yapılar üzerinden değil; anlam, anlatı ve toplumsal bağlam üzerinden de okunması gerektiği savunulmuştur. Ayrıca, sadece veri toplamanın yeterli olmadığı, bu verilerin tarihsel ve toplumsal bağlamının da korunması gerektiğinin önemi vurgulanmıştır.
Oturum; Kültürel Mirasla İlgili Koruma Planlaması ve Restorasyon Uygulamaları (Oturum Başkanı: Mimar Özlem Durmaz Kaya)
Doç. Dr. A. Esin Kuleli (Antalya’nın somut kültürel mirasına ilişkin Vizyon, Hedefler, GZFT Analizleri)
Kültürel Miras Grubu olarak Antalya’nın kültürel mirasının korunması bağlamında, vizyon, hedefler, SWOT/ GZFT analizi üzerinde tartışılıp, amaç ve hedeflerden yola çıkılarak, çalıştay programında yer alacak oturum başlıkları ve sonrasında oturumlarda yer alacak olan konu başlıkları ve konuşmacı isimleri belirlenmiştir. Kısa bir süreçte, odak grup toplantıları, arama toplantısı gibi çalışmalar yapılmadan sadece üyelerin katılımıyla geliştirilen ve taslak nitelik taşıyan, vizyon, hedefler, SWOT/ GZFT analizi üzerinde tekrar çalışılmış ve çalıştay sırasında dinleyicilerle paylaşılmıştır. Tartışmalar sırasında, Antalya tarihi kent merkezinde yer alan, başta Kaleiçi olmak üzere, Haşimişcan ve Balbey için Alan Yönetim Planlarının hazırlanmasının önemi vurgulanmıştır.
Yüksek Mimar Şeyda Güvenç Duran (Koruma uygulamalarının genel değerlendirmesi)
Konuşmacı rahatsızlandığı için çalıştaya katılamamakla birlikte, diğer sunumlar ve tartışmalar sırasında koruma uygulamalarındaki sorunlara değinilmiştir.
Prof. Dr. Gül IŞIN (Arkeolojik mirasın korunması: Kaçakçılık, vandalizm, kentsel büyüme, kazılar ve ören yerleri)
Bu çalışmada Antalya’nın zengin tarihi mirası ve arkeolojik kültür varlıklarının korunmasında karşılaşılan tehditlere dikkat çekilmiştir. Antalya'nın tarihi mirası, eğitim ve koruma bilinci eksiklikleri, yönetim sorunları ve kentsel gelişim nedeniyle tehdit altındadır. Arkeolojik alanlar bakımsız kalmakta, hatalı turizm kararları kültürel dokuyu zedelemektedir. Definecilik ve vandalizm gibi sorunlar da koruma tedbirlerini zorlaştırmakta, bütçe kullanımı sorgulanmaktadır. Etkili koruma stratejilerinin uygulanmasına ihtiyaç vardır.
Süleyman Atalay (Arkeolojk alanlarda devam eden kazılar)
Antalya’da devam etmekte olan kazılarla ilgili bilgi verilmesinin yanısıra, dinleyicilerden arkeolojik alanlarda yapılan kazılara ilişkin gelen sorulara da cevap verilmiştir.
Oturum; Kültürel Mirasın Korunmasında Risk Yönetimi (Oturum Başkanı: Prof. Dr. Kemal Reha Kavas)
Bülent Baykal (Koruma politikaları, koruma planlaması korumada ne derece etkili ve yeterli?)
Ülkemizde kültür varlıklarını koruma mevzuatı, Osmanlı'dan, Cumhuriyet'e ve sonrasında günümüze uzanan süreçte gelişim göstermiştir. Sunum sırasında, 1869da Asar-ı Atîka Nizamnâmesi ile başlayan koruma çalışmalarının, 1951de Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu’nun kurulması ile hız kazandığı belirtilerek, 1983de yürürlüğe giren 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu ayrıntılı şekilde anlatılmıştır. Yerel yönetimlerin koruma çalışmalarına katılımında Tarihi Kentler Birliğinin kurulmasının rolü vurgulanmıştır. Konuşmada ayrıca, ülkemizin kabul ettiği uluslararası anlaşmaların önemi, tespit tescil çalışmaları süreçleri, korumada ilgili disiplinlerin katılımı ile başarıya ulaşılabileceği, tarihi alanların korunmasında alan yönetim planlarının önemi gibi konulara yer verilmiştir.
Y. Mimar Rest. Uzm. Burcu Yazar (Kentte tarihi alanlarda hissedilen yoğun turizm baskısı ve öneriler)
Bu çalışmada, Türkiye'nin turizm başkenti olarak bilinen Antalya'da yoğun turizm baskısının kent merkezindeki tarihi çevre ve civarına olan etkileri incelenmiştir. Antalya'nın turizm tarihine ilişkin veriler ile birlikte, kültürel miras etki alanındaki bölgelerde geçmişten günümüze uygulanmış dönüşüm ve restorasyon projeleri çerçevesinde, turizmin sosyal, ekonomik ve fiziksel açılardan korumaya olan olumlu ve olumsuz sonuçları değerlendirilmiştir. Benzer potansiyele sahip ve dünyadaki başarılı örnekler üzerinden yapılan analizlerle, Antalya'daki tarihi kültürel mirasın kamu, özel sektör ve sivil toplumun da dahil olduğu bütüncül bir koruma yaklaşımı ile çok boyutlu turizm planlaması çerçevesinde tek bir elden yönetimin gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, alan yönetim planıyla bu konunun yeniden ele alınmasının önemi üzerinde durulmuştur.
Dr. Öğr. Üyesi Esin Bölükbaş Dayı- Öğr. Gör. Dr. Selin Akdeğirmen Ercan (Kültürel mirasın korunması bağlamında farkındalık yaratılmasına yönelik eğitim ve önemi)
"Kültürel Mirasın Korunması Bağlamında Farkındalık Yaratılmasına Yönelik Eğitim ve Önemi" başlıklı sunumda kültürel mirasın korunmasında toplumun farkındalığını artırmak için her yaş grubuna yönelik eğitim programlarının önemi vurgulanmıştır. Ulusal ve uluslararası belgeler ışığında, katılımcı ve deneyim temelli eğitimlerin koruma bilincini kalıcı hâle getirdiği aktarılmıştır. Antalya Bilim Üniversitesi Mimarlık Bölümü tarafından yürütülen saha çalışmaları ve etkinliklerle, kültürel mirasla bağ kurma süreçleri somut örneklerle anlatılmıştır.
Prof. Dr. Elif Çelebi Karakök (Kültürel Mirasın Korunması için Afet Risk Yönetimi)
Bu çalışmanın amacı kültürel mirasın karşı karşıya olduğu afetleri tanımlamak, kültürel mirasın korunması için afet risk yönetimi planlamalarının nasıl yapılması gerektiğini uluslararası sözleşmeler ve rehberler üzerinden anlatmak ve son olarak çalıştayın ana teması olan 21. Yüzyıl Antalya’sının kültürel mirasının afetlere karşı korunabilmesi için yapılan risk yönetimi planlarının ve hazırlıklarının yeterlilik durumlarına dikkat çekmektir. Bu nedenle kültürel mirasın korunması konusunda etkin olan Uluslararası kuruluşların rehberlikleri ışığında Antalya’da kültürel mirasının risk yönetimi için yapılan hazırlıkların yeterliliği üzerinden genel bir değerlendirme yapılmıştır.