Eğitimde artan şiddet olaylarına geçtiğimiz günlerde bir yenisi daha eklendi. İstanbul Eyüpsultan’da bir öğretmenin öğrencisi tarafından vurularak katledilmesinin ardından bütün öğretmenler ayağa kalkarak eylem yaptı.

Ben gerçekten bu eylemleri çok haklı buluyorum. Ailelerin eğitemediği çocukları eğitmeye çalışan öğretmenler canlarından oluyor. En temel eğitim aileden gelir. Okulda uslanır, evlenince uslanır diyerek çocukları başıboş bırakan aileler, birçok canın vebalini üstleniyor. Küçücük çocukların ellerinde silahlar var. Bu nasıl oluyor? Bu aileler gerçekten hiç mi çocuklarını takip etmiyor? Neler yapıyor, kimlerle gezip tozuyor, kötü insanlarla beraber mi diye hiç mi merak etmiyorlar? Yani bu çocuklar ellerine silah alana kadar aileleri nerede? Bu kaçıncı öğretmene şiddet? Neden kimse öğretmenlerin yardım çığlıklarını duymuyor?  2 tane çocukla baş etmekte zorluk yaşayan anneler var ancak öğretmenler her gün kaç tane çocukla baş etmeye çalışıyor. En değerli meslekler arasında yer alan öğretmenlikte bu şiddet olayları hiç hoş değil. Geleceğin mühendislerini, doktorlarını yetiştiren öğretmenlerin maruz kaldıkları şiddet olayları artık son bulmalı.

Bu konuya ilişkin geçtiğimiz günlerde birçok eylem yapıldı. İmzalar toplandı. Eğitim Bir Sen Antalya Şubesi üyeleri ve öğretmenler toplanarak Antalya Valiliği önünde basın açıklaması düzenledi. Öğretmene şiddet olaylarında şiddet yasası isteyen öğretmenler, hep bir ağızdan yardım çağrısı yaptı. Eğitim Bir Sen Antalya Şube Başkanı Eyüp Bülent Miran, basın açıklamasında şu sözlere yer verdi:

“Kanayan bir yara haline gelen şiddet olaylarına dikkat çekiyor, tedbir alınması için yetkililere çağrıda bulunuyoruz. Yıllardır yapılan çağrımıza kulak verilseydi, gereken önlemler zamanında alınmış olsaydı belki de bugün başka şeyler konuşurduk. Ancak ne yazık ki birçok konuda olduğu gibi bu konuda da geç kalınmıştır. Genel başkanımız Ali Yalçın, Milli Eğitim Bakanı sayın Yusuf Tekin’in daveti üzerine bakanlıkta bir görüşme gerçekleştirmiş, görüşmenin ardından ortak basın açıklaması yapmıştır. Bakanın davetini ve eğitimcilere şiddeti önlemek üzere yapılacağı ifade eden çalışmaları önemli ve kıymetli buluyoruz. Bakanlıkta yapılan basın açıklamasının ardından genel başkanımızın katılımıyla TBMM önünde gerçekleştirdiğimiz eylem, eğitimcilere şiddeti önlemeye yönelik kararlılığımızın bir tezahürüdür. Dün Ankara’da TBMM önünde yaptığımız çağrıyı bugün burada sizlerle yapıyoruz. Ölümle sonuçlanmaya başlayan saldırıların son bulması için gerekli adımlar ivedilikle atılmalı, eğitimcilere yönelik saldırıları önleme yasası artık çıkarılmalıdır. Bugüne kadar kamu görevlilerine karşı gerçekleştirilen şiddet olaylarında tepkimizi en sert şekilde ortaya koyuyoruz. Sendika olarak geçen yıl hayata geçirilen Öğretmenlik Meslek Kanunu tartışmalarında şiddete yönelik düzenlemede talep ettiklerimiz yapılmadı. Genel başkanımız Ali Yalçın ile görüşmesinde sayın bakanım, meslek kanununa ilişkin yeni düzenleme konusunda kullandığı şiddete karşı yasal düzenleme ifadelerini son derece kıymetli buluyoruz. Bunun bir an evvel hayata geçmesinin takipçisi olacağız. Sayın katılımcılar yasal düzenlemelerin yapılmasının sağlanması için bugün 10 Mayıs günü iş bırakma eylemi gerçekleştiriyor ve 10-17 Mayıs boyunca devam edecek dilekçe kampanyamızı da başlatmış bulunuyoruz.”

Umarım son yaşadığımız şiddet olayı son olur ve yetkililer öğretmenlerin sesine kulak verir. Öğretmenlere yapılan şiddet olaylarına caydırıcı cezalar gelmeli. Öğretmenler bizim geleceğimiz.