Bugün size bir cemiyetin nasıl kurulduğunu ve neler yaşandığını anlatmak istedim. Vilâyât-ı Şarkiyye Müdâfaa-i Hukûk-ı Milliye Cemiyeti (Doğu İllerinin Millî Hukukunu Koruma Cemiyeti), Doğu ve Güneydoğulu aydınlar tarafından, İtilâf Devletleri’nin Osmanlı İmparatorluğu ile 30 Ekim 1918 tarihinde imzaladıkları Mondros Mütârekesi’nin 7. Maddesi (Müttefikler, güvenliklerini tehdit edecek durum olduğundan herhangi bir stratejik noktayı işgal hakkına sahip olacaklar) ve özellikle 24. Maddesi’ne (Vilâyât-ı Sitte/Altı Vilayet ki, mütarekenin İngilizce metninde Altı Ermeni Vilayeti olarak geçer (Erzurum, Van, Diyarbakır Sivas, Bitlis, Ma’mûretil’azîz/Elazığ-Harput) karışıklık çıktığında bu illerin herhangi bir bölümünü ele geçirmesi hakkını İtilâf Devletleri saklı tutar) dayanak Doğu Anadolu’da bir Ermenistan kurmak fikir ve faaliyetlerine bölgeyi işgal etmek tehdit ve tehlikelere karşı olarak, Wilson İlkeleri’nin 12. Maddesi’ne (Osmanlı İmparatorluğu’nda Türklerin oturdukları bölgenin bağımsızlığının sağlanması) dayanılarak Merkezi İstanbul olmak üzere 2 Aralık 1918’de İstanbul’da kurulmuştur. V.Ş.M.H.M.C’ nin Başkanı Eski Bitlis Valisi Harputlu Nedim Bey idi. Diğer üyeleri ise Diyarbekirli Süleyman Nazif, Diyarbakır Mebusu Pirincizâde Feyzi (Ziya Gökalp’in dayısı oğlu), eski Beyrut Valisi Diyarbekirli İsmail Hakkı, Sivas Mebusu Rasim, Sivaslı genç yedek subay Abdulmuttalib (daha sonra (1946) Malatya Mebusu Muttalib ÖKER), Diyarbakırlı genç yedek subay Cavit (daha sonra Yüksek Murakabe Heyeti Başkanı Cavit EĞİN), eski Meclis-i Meb’usan-ı Osmaniye/Osmanlı Mebusan Meclisi Mebusu Rasim, eski Osmanlı Mebusan Meclisi’nde Erzurum  mebusu olan Raif Hoca (DİNÇ), Erzurumlu öğretmen Cevad (Dursunoğlu) Bey idi. V.Ş.M.H.M.C’ nin üyeleriyle yapılan görüşmelerde kongrede ele alınacak konuların ve kararların da tespiti yapılmıştır. Erzurum Kongresi’nin toplanması için önce 10 Temmuz günü belirlenmiş ise de çeşitli nedenlerden dolayı, kongre delegelerinin zamanında ulaşamamaları nedeniyle kongrenin toplanması için 23 Temmuz günü kararlaştırılmıştır. Kongre çalışmaları sürerken 8/9 Temmuz 1919 gecesi askerlik görevinden ayrılan Mustafa Kemal Paşa, milletin sinesinde “bir millet ferdi” olarak görevine devam etmeye karar vermiştir. 10 Temmuz 1919 günü, V.Ş.M.H. M.C. Başkanı Raif Hoca imzalı ve cemiyetin kararını belirten yazı ile Mustafa Kemal Paşa’ya “Cemiyetin Fa’al Hey’eti’nin Başkanlığı Rauf Bey’e de, İkinci  Başkanlığı teklif edilmiş ve Mustafa Kemal Paşa ve Rauf Bey tarafından da kabul edilmiştir. Mustafa Kemal Paşa ve Rauf Bey’lerin kongreye delege olarak katılabilmeleri için 20 Temmuz 1919 günü, Cevad Bey ile Kazanasmazlardan Küçük Kâzım (Yurdalan) Bey’ler kongre delegeliklerinden istifa etmişlerdir. Böylece Mustafa Kemal Paşa ve Rauf Bey, Erzurum Kongresi’ne Erzurum adına katılabilmişlerdir. Yine, 20 Temmuz 1919 günü V.Ş.M.H.M.C. Erzurum Şubesi Başkanı Raif Hoca, İstanbul’daki Genel Merkez’den Mustafa Kemal Paşa’nın Genel Merkez adını kongreye katılması ve merkez adına faaliyette bulunarak oy ve görüş bildirmek üzere görevlendirilmesi  için yetki verilmesi istenmiş ve bu yetki verilmiştir. Mustafa Kemal Paşa, Hey’et-i Temsiliye ile katıldığı ve başkanlığını yaptığı 4-11 Eylül 1919 tarihinde Sivas’ta toplanan Genel Büyük Kongre’de de, Anadolu ve Trakya’daki tüm cemiyetler, “Anadolu ve Rumeli Müdâfâ’a-i Hukûk Cemiyeti” adı altında birleştirilmiştir. Dolayısıyla Ş.A.M.H.C’nin en son geldiği nokta Anadolu ve Rumeli Müdâfâ’a-i Hukûk Cemiyeti’dir. Sivas’ta sayısı onaltıya çıkarılan ve tüm Müdâfâ’a-i Hukûk Cemiyetleri’nin özü ve temsilcisi olan Heyet-i Temsiliye, TBMM açılışına kadar faaliyetine devam etmiştir.