21 Kasım 1914’de İstanbul’da doğmuştur. Milli Savunma Bakanlığı Müsteşarı General Hayrullah Fişek (1896-1975) ve Mukaddes Fişek’in (1891-1958) oğludur. İlk, orta ve lise öğrenimini Nişantaşı Sultanisi ve Kabataş Lisesi’nde tamamlamış (1932) 1938 yılında da İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni birincilik derecesiyle bitirmiştir. İlk resmi görev yeri Adana Sıtma Enstitüsü kurs tabipliğidir. Askerlik görevinin ardından Sağlık Bakanlığı Merkez Hıfzısıhha Enstitüsü’nde Bakteriyoloji şubesi asistanı olarak çalışmaya başlamıştır. 1941 yılında aynı kurumun Bakteriyoloji Şubesi uzmanlığına, 1943’de de çiçek Aşısı servisi uzmanlığına atanmıştır. Bu yıllarda biyolojik standartların ve yerli aşı üretiminin geliştirilmesi ekibine başkanlık etmiştir. 1945 yılında ise Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı Bulaşıcı Hastalıklar Şubesi uzmanlığı görevini üstlenmiştir. 1946 yılında uzmanlığına ilerletmek amacıyla Amerika’ya gitmiştir. Amerika’da John Hopkins Halk Sağlığı Okulu’nda sağlık yönetimi ve ilişkili disiplinler üzerine çalışmalar yapmıştır. Yurda döndükten sonra 1952’de Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Enstitüsü’nde asistanlığa başlamış, 1956 yılında da uzman olmuştur. Bu dönemde, 1954 yılında Harward Üniversitesi’nde Bakteriyoloji ve İmmünoloji dalında PhD ünvanını kazanan ilk Türk hekimdir. Dr. Nusret Fişek 1955’de Mikrobiyoloji dalından Üniversite Doçenti ünvanını almıştır. Temel tıp bilimlerinde iki uzmanlığa sahip olan Dr. Nusret Fişek 1955 yılında Dünya Sağlık Örgütü taraından Biyolojil Standardizasyon bilirkişisi olarak görevlendirilmiştir. 1958’de Ankara Hızısıhha Okulu’na Müdür olarak atanmıştır. Bu görevi, Sağlık Bakanlığı Müsteşarı olarak atanmasına kadar sürmüştür. Dr. Nusret Fişek 27 Mayıs 1960 Devrimi’nin ardından 15 Temmuz 1960 tarihinde Sağlık Bakanlığı Müsteşarlığı’na atanmıştır. 224 sayılı Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesine Dair Kanun’un mimarıdır. 224 sayılı kanun Cumhuriyet’in ilk yıllarında başlayan ve 1940’lı yılların sonuna kadar ülkemizin sağlık sektörüne damgasını vuran Dr. Refik Saydam’ın ulusal sağlık politikalarından sonra sağlık sektörüne yapılan en büyük kapsamlı ve halkçı müdahaledir. Toplum Hekimliği Enstitüsü’nü 1980’li yılların başına kadar 224’ün felsefesinde sağlık insan gücü yetiştiren bir kurum haline getirmiştir. Enstitünün bu dönemde Dünya Sağlık Örgütü ve Türkiye’ye benzer ülkelerde ciddi bir ağırlığı olmuştur. 1978 yılında Alma – Ata’da toplanan Dünya Sağlık Örgütü konferansı 1960’ın Türkiye’sinde geliştirilen 224’ün esaslarını tüm ülkelere öneriyordu. 224 sayılı yasanın mimarı, ilk uygulayıcı ve her türlü saldırıya karşı savunucusu olan Prof. Dr. Nusret Fişek toplum hekimliği stratejisinin ve sağlıkta öncelikler taktiğinin ülkemizde öncüsü olmuştur. Toplum hekimliği anlayışını halkın sağlığını piyasa koşullarına terk eden muhafazakar – liberal akımlara karşı hayatının sonuna kadar kararlılıkla savunmuştur. 1984 – 1990 arasında Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanlığı yaptığı dönemde hekim hakları ile hasta haklarının ayrılmazlığını ısrarla savunmuştur. Türkiye’de bir, belki de iki hekim kuşağını bu anlayışlarla eğitmiştir. Kendi deyimiyle “Çok Sağlık Bakanı görmüştür”. İktidar makamları ile karşılaştığında onlara daima yetersizliklerini hissetmiştir. 4 Eylül 1988 tarihinde Ankara’da toplanan Türk Tabipleri Birliği Temsilciler Kurulu’ndaki konuşması O’nun örgüt yöneticiliğinde bir dönüm noktası olmuştur: “Artık yasalar çerçevesinde iktidar sahiplerini rahatsız edecek toplu hareketlere girişmezsek bunların bir şey yapacağı yok”. Ertesi gün gazetelerde manşetteydi: “Hekim Eyleminin Önderi”. Bunu takip eden günlerde Ankara’daki Beyaz Yürüyüş’e katılan 2500 hekime “Ben sizden bu kadarını beklemiyordum” diyecek kadar da yürekli ve saydam bir önderdi. 3 Kasım 1990 tarihinde yaşamını yitiren Dr. Nusret Fişek düşünceleri ve eylemi ile gelecek birçok hekim kuşağına da öğretmenlik yapmaya devam edecek.