Son yıllarda teknolojinin gelişmesiyle birlikte, akla hayale sığmayan yöntemlerle insanlar dolandırılıyor. Emlak, konut, kooperatif, siber dolandırıcılık, yapay zeka ve kart dolandırıcılığı gibi pek çok alanda dolandırıcılık, günümüzde zirveye ulaşmış durumda.
Hadi diyelim dolandırıcılar bu işi meslek haline getirdi ve bir şekilde insanları kandırmaya çalışıyorlar. Peki, dolandırılan insanlar nasıl oluyor da inanıp binlerce lirasını kaptırıyor? Bunu aklım almıyor.
Bu konu üzerine düşündüm: Nasıl oluyor da yüzlerce insan üstelik aralarında doktor, avukat, mühendis ve akademisyen gibi belli bir seviyeye gelmiş kişiler varken dolandırılıyor? Bunca insan nasıl olup da yıllarca emek vererek alın teriyle kazandığı parasını dolandırıcılara kaptırıyor?
Yine bu konu üzerine, bir arkadaşım ile sohbet ederken, neredeyse dolandırılacağını dile getirdi.
"Nasıl yani, senin gibi bir insan nasıl dolandırılır?" dedim. Arkadaşım da şaşkınlıkla bana bakıp, "Merak etme, inanamadım." deyince içime su serpildi.
O an şunu anladım: Meğer mesele dolandırılmak değil, inandırmakmış. İnandırmadığınız kimseyi kandıramazsınız. Nitekim arkadaşım da aynısını vurguladı.
Toplum olarak şunu anlamamız gerekiyor: Kandırılmaya müsait olmamızın temel nedeni, birilerine inanmak ve güvenmekten geçiyor. Zaten hep öyle olmadı mı? İnandıklarımız ve güvendiklerimiz tarafından dolandırılmadık mı?
Kalın sağlıcakla...