Başlık: “İki Deniz Arasında: Sinop’tan Antalya’ya Selçuklu Zenginliğinin Yolu”

Ortaçağ'da bir devletin kaderi sadece savaş meydanlarında değil, ticaret yollarında da belirlenirdi. Anadolu Selçukluları bu gerçeği erken kavradılar ve Akdeniz ile Karadeniz arasındaki büyük ticaret koridorunu kurarak yalnız askeri değil, ekonomik bir güç hâline geldiler.

Sinop'un Fethi: Karadeniz'e Açılan Kapı

1214 yılında Sultan I. İzzettin Keykavus’un Sinop'u fethetmesiyle, Selçuklular kuzeyde Karadeniz'e doğrudan açılan güçlü bir liman kazandılar. Sinop, kuzeyde ticaretin, balıkçılığın ve deniz ulaşımının merkezi hâline geldi.

Antalya'nın Fethi: Akdeniz'e Açılan Kapı

1216 yılında Antalya, Sultan Keykavus tarafından ikinci kez fethedilerek kesin şekilde Selçuklu hâkimiyetine katıldı. Mısır'dan, Sicilya'dan, İtalya'dan gelen mallar artık doğrudan Selçuklu topraklarına inebilecekti.

İki Denizi Birleştiren Yol

Selçuklular Sinop ile Antalya arasını birbirine bağlamak için dev bir kara ağı kurdular. Bu hat, ticaretin güvenle işlemesi için inşa edilen kervansaraylarla donatıldı. Tüccarlar Sinop’tan yola çıkıyor, Anadolu'nun kalbinden geçerek Antalya'ya ulaşıyorlardı.

Kervansaraylar: Ticaretin Kaleleri

Bu büyük ticaret ağı üzerinde yükselen kervansaraylar sadece birer konaklama noktası değildi. Aynı zamanda ticaretin güvenliğini sağlıyor, malların zarar görmeden, tüccarların korkmadan seyahat etmelerine imkân veriyordu.

Bunlardan bazıları:
- Sultan Hanı (Aksaray yakınlarında)
- Zazadin Hanı (Konya yakınlarında)
- Kırkgöz Hanı (Antalya yakınlarında)

Bir Ekonomi İmparatorluğu Kuruluyor

Sinop’tan Antalya’ya kurulan bu büyük hat, Anadolu’yu sadece kuzey ve güney değil, doğu ve batı arasında da bir geçiş köprüsü yaptı. Avrupa'dan gelen mallar doğuya, doğudan gelen mallar batıya bu yollarla taşındı. Anadolu sadece geçiş yeri değil, ürünlerin işlendiği, yeni malların üretildiği, sanat ve zanaatın geliştiği bir merkez hâline geldi.

Sonuç

Antalya’nın sıcak rüzgârları ile Sinop’un serin dalgaları arasında bir yol uzanıyordu. Ve bu yol, Selçuklu’nun zenginliğini, Anadolu'nun bereketini taşıyordu. Bugün Kaleiçi sokaklarında yürürken veya Sinop limanında bir tekneye bakarken bu büyük vizyonun izlerini hâlâ görebiliriz.

Yerel Kaynakça / Dipnot:

- Zülbiye Sevgili Polat – Ömer Zaimoğlu, Antalya’nın Selçuklu Fetihleri Üzerine (2019)
- Akdeniz Üniversitesi, Selçuklu Kervansarayları ve Anadolu Ticareti Bildirileri
- Antalya Müzesi – Selçuklu Dönemi Koleksiyonları
- Sinop Müzesi Yayınları