2005 sonrası 1 milyon TL = 1 YTL oldu.
Eveeet, nerede kalmıştık. 2005 yılı paramızın başına en büyük değişimlerden biri geldi. Sıfırlarını kaybetti. 1.000.000 TL anında 1 YTL oluverdi.
1 Ocak 2005 tarihinde paradan 6 sıfır atıldı. Bu değişiklikle birlikte 1 milyon TL, 1 Yeni Türk Lirası (YTL) olarak yeniden düzenlendi. Amaç, yüksek enflasyonun yarattığı ekonomik karmaşayı gidermek ve para birimine olan güveni artırmaktı.
Öyle oldu mu bakalım. 2004 yılı aralık ayında 1Dolar = 1.342.100.00 TL yani bir milyon üç yüz kırk iki bin yüz Türk Lirasıydı. Bir gün sonra Ocak 2005te 1.3287 YTL oldu yani 1 Yeni Türk Lirası 82 kuruş oldu. Yani 20 kuruş kadar gerilemişti.
Bu reform sadece günlük para kullanımını değil, psikolojik ve ekonomik algıyı da ciddi şekilde etkiledi.
Daha önce en küçük banknot 250.000 TL, en büyük banknot 20.000.000 TL olarak piyasadaydı.
2009 yılına kadar da artık paramızın adı YTL yani Yeni Türk Lirasıydı.
1 Ocak 2005: 6 sıfır atıldı → 1.000.000 TL = 1 YTL oldu. Yeni banknotlar ve madeni paralar tedavüle girdi. Eski TL’ler 2005 boyunca birlikte kullanılabildi. 2009’da “Yeni” ibaresi kaldırıldı, yeniden sadece “Türk Lirası (TL)” kullanıldı.
1 milyon yerine "1 YTL" ödemek, enflasyon travmasını yaşayan halk için psikolojik olarak güven vericiydi. İnsanlar “paramızın değeri arttı” hissine kapıldı, bu da tüketici güvenini olumlu etkiledi.
Tabii her zaman olduğu gibi bu değişim uyanıklara yaradı. Bazı satıcılar eski fiyatları aynen YTL’ye çevirdi. Örneğin 950.000 TL olan ürün, 0.95 YTL yerine 1 YTL yapıldı. Bu durum küçük ama yaygın fiyat artışlarına neden oldu. Özellikle dar gelirli kesim bu değişiklikten olumsuz etkilendi.
Şimdilerde paramıza eklenen sıfırlara alışamadığımız gibi ol yıllarda da eksilen sıfırlara zor alıştık.
Yaşlı ve düşük eğitimli kesim uzun süre eski TL hesaplamasına devam etti ("eski parayla ne kadar?" soruları sıkça soruldu).Kısa vadede karışıklıklar yaşandı ama genel uyum hızlı oldu. YTL uygulaması, 2000'li yılların reform sürecinin sembolik ve teknik olarak en dikkat çekici adımlarından biri oldu. Parasal düzen, fiyatlandırma ve halkın enflasyona güveni açısından pozitif etkiler yarattı. Ancak yapısal reformlarla desteklenmediği için uzun vadede kalıcı düşük enflasyon sağlanamadı.
2005–2007 yılları arasında Türkiye ekonomisi, AKP iktidarı altında istikrarını büyük ölçüde koruyan, büyüme ve yapısal reformların devam ettiği bir dönem olarak öne çıktı. Bu yıllarda ekonomi yönetimi, büyük oranda Ali Babacan ve onun etrafındaki teknokrat ekip tarafından yürütüldü. Ali Babacan, Kemal Derviş’in reformlarını sürdüren ve IMF ile ilişkileri yöneten ana isim oldu.
O dönemde Hazine, Merkez Bankası ve TÜİK gibi kurumlar da bağımsız ve teknokrat isimlerle yönetiliyordu.2007 sonrasında Maliye Bakanı olacak Mehmet Şimşek, bu dönemde ekonomi bürokrasisinde etkiliydi. 2005’te IMF ile 3 yıllık yeni stand-by anlaşması yapıldı. 10 milyar dolarlık kaynak sağlandı. İktidarın eli rahatladı. Hedef: Kamu borcunun düşürülmesi, büyüme ve fiyat istikrarının sağlanmasıydı ancak tam olamadı. 2005'te AB ile müzakerelerin başlaması, ekonomik reformlara ivme kazandırdı.
Tüpraş, Türk Telekom, Erdemir gibi büyük kamu varlıkları satıldı.
Yine de kamu borçları azalmadı. Bu arada yine cari açık hızla büyümeye başladı; dış kaynaklara bağımlılık arttı. İthalata dayalı büyüme modeli, yerli üretimi zayıflattı. Gelir dağılımı adaletsizliği ve kayıt dışı ekonomi sorunları sürüyordu. Enflasyon tek haneli olsa da gıda ve kiralarda halk hissedilir iyileşme göremedi.
Ve ardında yeni bir siyasi kriz Türkiye’nin ve ekonominin kapısını çaldı.
2007 Cumhurbaşkanlığı Krizi
Tarih: Nisan 2007
AKP’nin Cumhurbaşkanı adayı Abdullah Gül’ün seçilmesi sürecinde laiklik tartışmaları ve 367 krizi yaşandı. 27 Nisan 2007'de Genelkurmay Başkanlığı internet sitesinden "laiklik" vurgulu bir bildiri yayımladı (e-muhtıra olarak bilinir).
Bunun sucunda, Anayasa Mahkemesi seçim yeter sayısı olan 367 bulunamadığı gerekçesiyle seçimleri iptal etti. AKP erken seçime gitme kararı aldı ve daha da güçlenerek çıktı.
2007 sonrasını da bir sonraki yazıya bırakalım o zaman.